Bir gazetecilik rezilliği: Nasıl haber yapılmaz?

Mustafa Gültepe, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı…
Birgün ile başlayan bir haber silsilesi T24, Sözcü de dahil gazeteler tarafından online yayınlandı.
TİM Başkanı Mustafa Gültepe’nin evine jandarmanın şafak baskını yaptığı, evde kimse olmayınca kapıları kırdığına dair detaylar var. Ha üstelik bu sabah yani 24 Eylül sabahı diye girilmiş, Gültepe ve ailesi yurt dışındaymış gibi detaylar da bayaa heyecan verici… Bir çarpıcı noktada Gültepe’nin, Habertürk operasyonu duyulunca “bunlar da kim” diye bir gazeteci dostumuza sorması, tanımıyor bile yani…
İş dünyası karıştı. Haberin aslı astarı var mı bakmadan hemen alıp copy paste yayına koyanlar tabi çuvalladı.
Haberi duyup aslı astarı var mı diye iyice araştıran gerçek bir gazeteci dostumla sohbet ettik.
Olmaz abi dedi, adamın alakası yok zaten yurt dışında da değil Ankara’da…
Hoppala, derken işin aslı ortaya çıktı.
Ortalık gazetecilikle alakası olmayan, kendisine gönderilen bazı dosyaları iyice araştırıp incelemeden haber diye yayınlayanlarla dolu. Belli ki bazı kesimler bunları kullanıyor.
O yüzden gazetecinin muhalifi, yandaşı olmaz diyoruz ya hep, gazeteci gerçeğin peşindedir, birilerinin değil.
Muhalif ya da yandaş diye her yayınlanan şeye itibar etmemeye başarılı bir örnek.
Gelelim işin aslında, doğru jandarma bir baskın yapmış bölgeye, ama 1 hafta önce…
Teknik takipteki bir sinyal o bölgede yakalanınca oradaki 4-5 villaya gidilmiş ve araştırma, soruşturma yapılmış, Gültepe ve ailesi o sırada yurt dışındaymış.
Mustafa Gültepe ve ailesinin baskının yapıldığı söylenen bugün yurt dışında olmadığı ve hatta Gültepe’nin haber yayınlandığı sırada bir toplantı için Ankara’da olduğu da yine güncel bilgi.
Hekimlik, hakimlik, hakemlik, gazetecilik önemli mesleklerdir. Her meslek önemlidir ama bazıları son noktadır.
Hekim eğer iyiyse sizin için son nokta ya da son gördüğünüz yüz olmaz.
Hakim eğer gerçek hakimse, adaletin pusulasını takip eder ve polisin, savcının, basının şunun bunun hatasının düzeleceği makamdır.
Hakemler konusunda zaten malum, futbol fanatiği herkesin kendine göre hakemliği var…
Gazetecilik iyi yapılırsa halkın yararları gözetilir, gazetecinin pusulası kamu yararıdır. Ama ortalıkta gazeteciliğin G’sinden haberi olmadan kendisine gönderilen dosyalarda yazılar yazıp toplumu manüple edenler var.
Yazdıklarının ne olduğunun bile farkında olmayabilirler.
Ama toplum bunlara itibar ediyorsa, o zaman yandık demektir.
Bu haber bize ulaştıktan sonra hemen yayınlamayı tartıştık, ama sonrasında işin aslında öğrenelim önce deyince Türk medyasında ilk kez okuyacağınız bu satırlar çıktı ortaya.
Haber olarak yayınlanan palavralara yer vermesek de, Mustafa Gültepe’den Türk basını adına biz özür dileyelim, belki yayınlayanlar utanır da gereğini yaparlar…